Mayıs 26

Gitmek mi Kalmak mı? Kararlarımızın Sessiz Yüzü

Hale Nur Yücedal 26 Mayıs 2025 Pazartesi 45

Hayatın birçok anında, özellikle de ilişkilerde, insanlar şu soruyla baş başa kalır: Gitmek mi kalmak mı?

Kalmak; çoğu zaman sabretmeyi, kabullenmeyi, konfor alanında kalmayı ima ederken; gitmek, değişimi, belirsizliği ve cesareti çağırır.

 

Seçimler ve Psikolojik Yükleri

Her seçim bir vazgeçiştir. Seçtiğimiz her yolda, diğer ihtimalleri geride bırakırız. Bu nedenle karar vermek çoğu zaman yalnızca “mantıklı olanı” seçmek değil, duygusal yükleri de göze alabilmeyi gerektirir.

“Gitmeliyim çünkü artık olmuyor.”

“Kalmalıyım çünkü emek verdim.”

İkisi de mantıklı gibi görünür. Ama arada kalmamıza neden olan şey çoğu zaman mantık değil, duygusal bağlar, korkular ve belirsizlikle baş edememe halidir.

 

Doğru Olanı Bilmek Neden Yetmez?

İnsanlar çoğu zaman ne yapması gerektiğini bilir. Hatta yakınlarına anlatırken “Aslında gitmem lazım” ya da “Biliyorum, bu bana iyi gelmiyor” der.

Ama karar vermez.

Çünkü doğru olanı bilmek, onu hayata geçirecek duygusal güce sahip olmakla aynı şey değildir.

Toplum baskısı,

Yalnız kalma korkusu,

Geçmişteki emeklerin boşa gitme endişesi,

“Ya daha kötü olursa?” kaygısı…

Tüm bunlar bizi susturur. Sessizliğimiz bir karar gibi görünmese de aslında bir tercihtir: Kendimizi ertelemek.

 

Suskunluk Bir Savunmadır

Doğruyu bilip susmak, bazen bir savunma mekanizmasıdır. İçimizdeki çatışmaları dış dünyaya yansıtmamak için seçtiğimiz bir suskunluktur. Fakat uzun vadede bu durum, bireyin içsel dengesini bozar, kendilik algısını zayıflatır.

Bir şey artık iyi gelmiyorsa, kalmak da bir risktir.

Gitmek cesaret ister, kalmak ise bazen daha büyük bir cesaret gerektirir.

Önemli olan; neden kalıyoruz, neden gitmek istiyoruz? sorularını cesurca sorabilmek ve bu sorulara dürüstçe yanıt verebilmektir.

Her karar bir süreçtir. Gitmek ya da kalmak bir anda verilmez. Bu yüzden psikolojik dayanıklılığı artırmak, özşefkatle iç sesi dinlemek ve gerektiğinde profesyonel destek almak, bireyin bu süreçte kendine karşı dürüst kalmasını sağlar.

 

Unutma: Kararsız kalmak da bir karardır. Ama senin için en iyisi neyse, onu hak ediyorsun.

Belki gitmek, belki kalmak… ama en önemlisi, kendine sadık kalmak.

 

Her kararın arkasında bir hikâye, her suskunluğun içinde bir çığlık vardır. O sesi duymaya başladığında, yön de kendini göstermeye başlar.

 

Belki gitmenin zamanı gelmiştir. Belki kalmanın şekli değişmelidir. Ama her halükârda, senin duygun kıymetlidir.

Yazar: Hale Nur Yücedal

Yazar

Hale Nur YÜCEDAL - Psikolojik Danışman

Videolar